Gürer, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, bazı ülkelerde "Çin tuzu" kullanımının kısıtlandığını, Pakistan'ın ise bu ürünü yasakladığını ifade etti.
Lezzet artırıcı özelliği olan Çin tuzunun bağımlılık yaptığını savunan Gürer, bu konuda yazılı soru önergesi verdiğini bildirdi.
Çin tuzunun, hazır çorbalarda, cipslerde, işlenmiş gıdalarda ve hızlı tüketim ürünlerinde kullanıldığını anlatan Gürer, bilimsel çalışmalarda, aşırı kullanımın baş ağrısına, obeziteye ve hipertansiyona neden olduğunun belirlendiğini anlattı.
Ömer Fethi Gürer, Çin tuzunun ve bu ürünün kullanımının bilimsel olarak incelenmesi, denetlenmesi gerektiğini ifade ederek, "Avrupa ülkelerinin de katı kural koyduğu Çin tuzuyla ilgili yaklaşıma ihtiyaç var. Bana göre, Çin tuzunun yasaklanması gerekir. Yasaklama olmayacaksa kullanım alanı daraltılmalı. Özellikle çocukların tükettiği ürünlerde Çin tuzunun kullanımı yasaklanmalı. Çocukların kullandığı ürünlerin dışında, bilimsel çalışmalarla belirlenecek limitlerin altında olmalı." dedi.
Bu yılın "Aile Yılı" ilan edildiğini anımsatan Gürer, zirai don nedeniyle oluşan zarardan aileye büyük bir pay düşeceğini; kırsaldan kentlere göçlerin artacağını ve küçük aile işletmelerinin sıkıntı yaşayacağını savundu.
Bu yıla ilişkin icra dosyası verilerini sıralayan Gürer, bu dosyalarda, otomobil ve taşınmazların yanı sıra hanelerdeki beyaz eşyaların da yer aldığına işaret etti.
Tarım sektörünün borcu ile tarım ürünü ithalatında artış görüldüğünü belirten Gürer, canlı hayvan ithalatını eleştirdi. Bu durumun besiciye zarar verdiğini ifade eden Gürer, vatandaşın pahalıya ürün alırken hayvancılığı sürdürenlerin de yem fiyatları başta olmak üzere fiyat artışları karşısında çaresiz kaldığını söyledi.
Gürer, "Çiftçi ve üreticiye doğru desteklerin verilmesi, TARSİM'e kayıtlı olsun olmasın borçlarının ertelenmesi ve zararlarının karşılanması gerekiyor." ifadesini kullandı.
