9154,68%-0,64
39,08% 0,24
44,23% 0,07
4147,57% 0,25
6643,50% 0,14
Bakırhan, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, siyasi partileri ziyaret ederek istişarelerde bulunduklarını, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile yaptıkları görüşmenin de verimli geçtiğini bildirdi.
"Terörsüz Türkiye" çalışmalarının layıkıyla devam edebilmesi için güven ortamının tesis edilmesi gerektiğini vurgulayan Bakırhan, güven tesisi ve toplumu bu konuda ikna edecek bir söylem ve pratik içerisinde olunması gerektiğini söyledi.
Bu konuda başta AK Parti olmak üzere birçok siyasi partide deneyimli, geçmişte bu süreçlerde yer almış insanların öne çıkması gerektiğini dile getiren Bakırhan, "Bu sürecin toplumsallaşması için onların da bu sürece katkı sunacağı bir pratik içerisinde olmaları gerekiyor." dedi.
Bakırhan, devam eden çalışmaları halka anlatmak için sahada olduklarını aktararak, şöyle konuştu:
"Sahaya baktığımız zaman Milliyetçi Hareket Partisi de kendi teşkilatına ve tabanına bu süreci anlatmak için bir çaba ve gayret içerisinde olduğunu biz de görüyoruz. Muhalefetteki siyasi partilerin bu konuda duruşu fena değil ama bu sadece sözle değil, onların da süreçte aktif görev alarak kendi tabanlarını bu konuda bilgilendirmeleri, bu sürece aktif katılımlarına destek sunacak çağrılar, açıklamalar, planlamalar yapmaları gerektiğini belirtmek istiyoruz. AK Parti daha fazla sorumluk alabilir, cesaretle konuşabilir, çözüm dilini daha çok kullanabilir."
İnfaz kanununun demokratik standartlara göre yeniden düzenlenmesi gerektiğini söyleyen Bakırhan, bu konuda, istedikleri çerçevede çıkacak bir infaz paketini destekleyeceklerini kaydetti.
Bakırhan, güven artırıcı önemli adımlardan birinin de siyaset ve medyada kullanılan dil olduğunu ifade ederek, "Eskinin diliyle yeni bir yüzyıl kurulamaz. Eskinin diliyle yeni yüzyılda demokratik bir zemini oluşturamayız." dedi.
Medyanın "sürece uygun olmayan zehirli, tahrik edici bir dil" kullandığını öne süren Bakırhan, medya çözüm dilini ne kadar benimserse, konuşursa barışın toplumsallaşmasının da o kadar güçlü olacağını ifade etti.
"Terörsüz Türkiye" çalışmalarına ilişkin kaygısı olanlara seslenen Bakırhan, "Bu ülkenin başkenti, dili ve bayrağıyla hiçbir zaman bir sorunumuz olmadı, hiçbir zaman da bizim tartışma konumuz değil. Derdimiz Türkiye'nin değerleriyle değil, rejimin demokratik olmayan karakteriyledir." diye konuştu.
Bakırhan AK Parti ve MHP ile görüştükleri için kendilerini eleştirenlerin olduğunu hatırlatarak, "Barış ve demokrasi bizden de Cumhur İttifakı'ndan da daha büyüktür. Barış ve demokrasi yolunda ucuz siyasi hesaplar ve çıkar oyunlarını reddediyoruz." dedi.
Barış karşıtlarına asla prim vermeyeceklerini, doğru bildikleri yoldan vazgeçmeyeceklerini dile getiren Bakırhan, şunları kaydetti:
"Kimsenin imtiyazlı yaşamı için milyonların geleceğini heba etmesine izin vermeyeceğiz, bunun sözünü sizlere veriyoruz. Kim ne der ne hesabın peşine düşerse düşsün biz artık omuzlarımızda bu ülkenin gençlerinin tabutlarını omuzlamak istemiyoruz, biz barışı omuzlamak istiyoruz. Yaşamın kutsallığına inanıyoruz ve ortak vatanda demokratik bir yaşam için dün de hazırdık, bugün de hazırız, varız ve çalışacağız. Türkiye'nin yeni yüzyılda barış misakına ihtiyacı var. Barış misakının kaynağı da tarafı da toplumdur. Barış misakıyla ölümlerde ayrışarak değil, yaşamda birleşerek bir arada olacağız. Barış misakı, Türk-Kürt ilişkilerinde yeni bir yüzyılın kapısını aralayabilir. Bu misak sadece bugünün değil, gelecek yüzyılların da refahını, huzurunu ve kardeşliğini garanti edecek taahhüttür. Halklar arasında kurulacak demokratik bağ, her şeyden daha büyük, daha derin ve daha kutsaldır."